Müssen fiili denildiğinde Almanca Müssen örnek cümleler akla gelmektedir. Bir eylemin zorunluluk veya gereklilik altında olduğunu ifade eder. Bu önemli fiilin kullanımıyla ilgili pratik örnek cümleler, Almanca öğrenme sürecinde önemli bir rol oynar. İşte “Almanca Müssen Örnek Cümleler” ile ilgili bilgiler:
- Almanca Müssen Örnek Cümleler günlük yaşamda sıkça karşımıza çıkar.
- Almanca Müssen Örnek Cümleler, dilbilgisini pekiştirmek için idealdir.
- “Ich muss morgen früh aufstehen” gibi Almanca Müssen Örnek Cümleler, pratik yapmayı kolaylaştırır.
- Almanca Müssen Örnek Cümleler öğrenirken, cümlenin yapısını anlamak önemlidir.
- Öğrenciler, “Almanca Müssen Örnek Cümleler” ile fiilin farklı kullanımlarını öğrenirler.
Bu örnekler, “Almanca Müssen Örnek Cümleler” ile ilgili farklı bağlamlarda kullanımları gösterir. Almanca öğrenirken, bu tür örnek cümlelerin pratik yapma sürecinde büyük fayda sağladığını unutmayın.
Almanca Müssen Örnek Cümleler 100 Adet
- Ich muss zur Arbeit gehen. (İşe gitmeliyim.)
- Du musst deine Hausaufgaben machen. (Ev ödevlerini yapmalısın.)
- Er muss sich beeilen. (O, acele etmeli.)
- Wir müssen einkaufen gehen. (Alışverişe gitmeliyiz.)
- Ihr müsst die Präsentation vorbereiten. (Sunumu hazırlamalısınız.)
- Sie müssen ihre Rechnungen bezahlen. (Faturalarını ödemeleri gerekiyor.)
- Ich muss meinem Freund helfen. (Arkadaşıma yardım etmeliyim.)
- Du musst dich ausruhen. (Dinlenmelisin.)
- Er muss den Zug erwischen. (Trene yetişmeli.)
- Wir müssen unsere Pläne ändern. (Planlarımızı değiştirmeliyiz.)
- Ihr müsst die Regeln befolgen. (Kurallara uymalısınız.)
- Sie müssen sich entschuldigen. (Özür dilemeliler.)
- Ich muss meine Familie besuchen. (Ailemi ziyaret etmeliyim.)
- Du musst dein Zimmer aufräumen. (Odanı toplamalısın.)
- Er muss einen Arzt aufsuchen. (Bir doktora gitmeli.)
- Wir müssen das Problem lösen. (Sorunu çözmeliyiz.)
- Ihr müsst das Formular ausfüllen. (Formu doldurmalısınız.)
- Sie müssen den Termin verschieben. (Randevuyu ertelemeliler.)
- Ich muss einen Kuchen backen. (Bir kek yapmalıyım.)
- Du musst pünktlich sein. (Zamanında olmalısın.)
- Er muss seine Meinung ändern. (Fikrini değiştirmeli.)
- Wir müssen uns beeilen, um den Bus zu erwischen. (Otobüse yetişmek için acele etmeliyiz.)
- Ihr müsst den Fehler korrigieren. (Hatasını düzeltmelisiniz.)
- Sie müssen die Reise stornieren. (Geziyi iptal etmeliler.)
- Ich muss Deutsch lernen. (Almanca öğrenmeliyim.)
- Du musst eine Entscheidung treffen. (Bir karar vermelisin.)
- Er muss sein Auto reparieren lassen. (Arabasını tamir ettirmeli.)
- Wir müssen den Vertrag unterzeichnen. (Sözleşmeyi imzalamalıyız.)
- Ihr müsst die Möglichkeit prüfen. (Fırsatı değerlendirmelisiniz.)
- Sie müssen ihre Tickets buchen. (Biletlerini ayırtmalılar.)
- Ich muss meinen Eltern Bescheid geben. (Aileme haber vermeliyim.)
- Du musst die Prüfung bestehen. (Sınavı geçmelisin.)
- Er muss die Hausarbeit machen. (Ev işlerini yapmalı.)
- Wir müssen uns vorbereiten. (Hazelanmalıyız.)
- Ihr müsst den Schlüssel finden. (Anahtarı bulmalısınız.)
- Sie müssen die Informationen überprüfen. (Bilgileri kontrol etmeliler.)
- Ich muss den Brief abschicken. (Mektubu göndermeliyim.)
- Du musst den Anruf entgegennehmen. (Aramayı almalısın.)
- Er muss eine Entscheidung treffen. (Bir karar vermeli.)
- Wir müssen die Richtung ändern. (Yönü değiştirmeliyiz.)
- Ihr müsst die Datei speichern. (Dosyayı kaydetmelisiniz.)
- Sie müssen sich um ihre Gesundheit kümmern. (Sağlıklarına dikkat etmeliler.)
- Ich muss mich entspannen. (Rahatlamalıyım.)
- Du musst das Geschenk kaufen. (Hediye almalısın.)
- Er muss die Rechnung bezahlen. (Faturayı ödemeli.)
- Wir müssen die Vorbereitungen treffen. (Hazırlıkları yapmalıyız.)
- Ihr müsst den Text übersetzen. (Metni çevirmelisiniz.)
- Sie müssen die Wäsche waschen. (Çamaşırları yıkamalılar.)
- Ich muss meinen Pass verlängern lassen. (Pasaportumu yeniletmeliyim.)
- Du musst die Tür schließen. (Kapıyı kapatmalısın.)
- Er muss den Hund ausführen. (Köpeği dışarı çıkarmalı.)
- Wir müssen uns beeilen, um den Zug zu erreichen. (Trene yetişmek için acele etmeliyiz.)
- Ihr müsst die Fehler korrigieren. (Hataları düzeltmelisiniz.)
- Sie müssen den Plan umsetzen. (Planı hayata geçirmeliler.)
- Ich muss einen Arzttermin vereinbaren. (Doktor randevusu almalıyım.)
- Du musst das Problem lösen. (Sorunu çözmelisin.)
- Er muss den Schaden reparieren. (Hasarı tamir etmeli.)
- Wir müssen uns an die Regeln halten. (Kurallara uymalıyız.)
- Ihr müsst die Notizen machen. (Notlarını almalısınız.)
- Sie müssen die Rechnung prüfen. (Faturayı kontrol etmeliler.)
- Ich muss den Termin verschieben. (Randevuyu ertelemeliyim.)
- Du musst den Bus erwischen. (Otobüse yetişmelisin.)
- Er muss den Vertrag unterschreiben. (Sözleşmeyi imzalamalı.)
- Wir müssen die Informationen sammeln. (Bilgileri toplamalıyız.)
- Ihr müsst die Lösung finden. (Çözümü bulmalısınız.)
- Sie müssen sich entscheiden. (Karar vermeliler.)
- Ich muss das Angebot prüfen. (Teklifi kontrol etmeliyim.)
- Du musst die Entscheidung akzeptieren. (Kararı kabul etmelisin.)
- Er muss die Nachricht überprüfen. (Mesajı kontrol etmeli.)
- Wir müssen die Kosten berechnen. (Maliyetleri hesaplamalıyız.)
- Ihr müsst die Aufgabe erledigen. (Görevi tamamlamalısınız.)
- Sie müssen die Anleitung lesen. (Kılavuzu okumalılar.)
- Ich muss die Treppe nehmen. (Merdiveni çıkmam gerekiyor.)
- Du musst den Kühlschrank auffüllen. (Buzdolabını doldurmalısın.)
- Er muss das Formular ausfüllen. (Formu doldurmalı.)
- Wir müssen den Flug buchen. (Uçuşu ayırtmalıyız.)
- Ihr müsst den Weg fragen. (Yolu sormalısınız.)
- Sie müssen die Tickets kaufen. (Biletleri almalılar.)
- Ich muss das Problem verstehen. (Sorunu anlamalıyım.)
- Du musst den Brief schreiben. (Mektubu yazmalısın.)
- Er muss den Computer reparieren. (Bilgisayarı tamir etmeli.)
- Wir müssen die Präsentation vorbereiten. (Sunumu hazırlamalıyız.)
- Ihr müsst die Prüfung bestehen. (Sınavı geçmelisiniz.)
- Sie müssen den Ausweis zeigen. (Kimliği göstermeliler.)
- Ich muss die Einladung absagen. (Daveti reddetmeliyim.)
- Du musst den Fehler korrigieren. (Hatasını düzeltmelisin.)
- Er muss die Arbeit beenden. (İşi bitirmeli.)
- Wir müssen das Ziel erreichen. (Hedefe ulaşmalıyız.)
- Ihr müsst das Fenster öffnen. (Pencereyi açmalısınız.)
- Sie müssen das Auto waschen. (Arabayı yıkamalılar.)
- Ich muss die Reise planen. (Geziyi planlamalıyım.)
- Du musst die Rechnung bezahlen. (Faturayı ödemelisin.)
- Er muss die Prüfung bestehen. (Sınavı geçmeli.)
- Wir müssen die Ergebnisse analysieren. (Sonuçları analiz etmeliyiz.)
- Ihr müsst die Frage beantworten. (Soruyu cevaplamalısınız.)
- Sie müssen den Schlüssel finden. (Anahtarı bulmalılar.)
- Ich muss das Buch lesen. (Kitabı okumalıyım.)
- Du musst das Licht ausschalten. (Işıkları kapatmalısın.)
- Er muss den Termin verschieben. (Randevuyu ertelemeli.)
- Wir müssen uns beeilen. (Acele etmeliyiz.)
Bu cümleler, “müssen” fiilinin çeşitli kullanımlarını ve farklı bağlamlardaki ifade biçimlerini göstermektedir. Umarım bu liste Almanca öğrenmenize yardımcı olur!
Bu listede, Almanca “müssen” fiiliyle oluşturulmuş 100 örnek cümle bulunmaktadır. “Almanca Müssen Örnek Cümleler” ifadesi, bu cümlelerin her birini belirtmek için kullanılmıştır. Bu örnekler, “müssen” fiilinin çeşitli kullanımlarını ve Almanca dilbilgisini anlamak için faydalıdır. “Almanca Müssen Örnek Cümleler” ile Almanca dilini daha iyi anlamak ve kullanmak için pratik yapabilirsiniz.